Yaşar İpek, verdiği röportajda Seren Serengil ile ayrılığının ardında yatan nedenleri açıkladı. İşte Yaşar İpek ve Seren Serengil ayrılığının perde arkası…
Yaşar İpek Seren Serengil’den neden ayrıldı?
Magazin basınının yakından takip ettiği ünlü çift Yaşar İpek ve Seren Serengil, geçtiğimiz günlerde sürpriz şekilde yollarını ayırmıştı. Herkes, ayrılığın perde arkasında yatan nedenleri merak ediyordu. Yaşar İpek,sürpriz ayrılık kararının nedenlerini verdiği röportajda anlattı.
İşte Yaşar İpek’in, Seren Serengil ile ayrılma nedenlerini anlattığı o röportaj…
Bir gün önce Seren Serengil’in kuzeninin düğünündeydiniz. Annesi Nevin Hanım ile fotoğrafınızı, “Bizimkinin zor anları” diyerek paylaştınız. Bir gecede ne değişti?
Henüz çok yeni… Mutlu muyum mutsuz muyum algılayamadım henüz. Benim kurallarıma ters bazı durumlar oldu ve ayrıldık.
Ne oldu?
Eski çöplüğünde gezen bir kadınla ne kadar mutlu olabilirsin ki?
Özay Bakır’dan mı bahsediyorsunuz?
Onun annesi ile görüşmeye devam etmesi yüzünden bitti. Eski erkek arkadaşının annesiyle sık sık görüşmeler, akrabalıklar… Benim hayatımdaki insan bunu yapamaz. Yaptığı noktada ben artık olmam!
Bu sürekli tekrarlanan bir durum muydu?
Benzer olaylar üç dört kez yaşandı. Bu benim için şu anlama geliyor: Demek ki aklı hala orada.
Biraz maçosunuz galiba.
Bu maçoluk mu! Bunu kabul eden erkeğe hayretle bakarım. Biz ilişkimizin başındayken de benzer şeyler yaşadık. Sosyal medyada o kişinin bir yazısını beğenmişti. Yorumlara bakmak için girmiş. Herkesin kendi savunması tabii, bir şey diyemem. Ama ben ona net bir şekilde, “Bak dedim, böyle eskilerin arkasından sürekli koşacaksan bu ilişki burada bitsin.” O zaman bana bunun tekrar etmeyeceğine dair söz vermişti. Ama o gecenin ertesinde yine benzer olumsuz şeyler yaşanınca net olarak tavrımı koydum.
Seren Hanım siz ayrıldıktan sonra Özay Bakır’ın annesi Gülay Hanım ile fotoğrafını paylaştı ve “Aramızdaki bağı anlayamayan bazı yoz ve cahil düşünceler var.” cümlesini kurdu…
Hiç üstüme alınmadım. Bizim ilişkimiz karşı tarafın zor gününde bir kereye mahsus yanında olduğu için değil, karşı tarafla teşriki mesaisini bir türlü bitiremediği için sona erdi. Benim mezhebimde bu yok. Kusura bakmasın.
Kendi programında, “Öyle zor anlarda yanımdaydı ki kayıtsız kalamıyorsun haliyle.” dedi. Ne hissettiniz?
Sanki zorla olmuş gibi… Kendisi aşık değilmiş gibi, değil mi? Herkesin aklına gelen benim de aklıma geldi. Ama ona ‘benim kayıtsızlığım’ diyelim. O kadar dolu dolu yaşadım ve içine girdim ki ilişkinin, dışarıdan bakıp göremedim bazı şeyleri. Ha şuna açıklık getireyim: Kendimi kullanılmış gibi hissetmiyorum. Zor günleri bitti ve ayrıldık gibi görünüyor olabilir. Ama ben kimseye kendimi kullandırtmam. Kullanıldığımı hissettiğim an çeker giderim.