Sıla kendi kendini mi morarttı? Sevgilisi Sıla’yı darp ettiği iddiasıyla dün savcılığa gelip, şüpheli sıfatıyla ifade veren Ahmet Kural; adliye çıkışında kendisini görüntüleyen basın mensuplarına yaptığı açıklama ile bir hayli şaşırttı. Haksızlığa uğradığını iddia eden Ahmet Kural hakkında bir yazı kaleme alan Esin Övet, Sıla’nın kendi kendini mi morarttığını sorguladı. İşte haberimiz…
Sıla ile Ahmet Kural’ın Avukatları Mahkemelik Oldu!
Sıla kendi kendini mi morarttı?
Sıla kendi kendini mi morarttı? Ünlü oyuncu Ahmet Kural’ın sevgilisi Sıla’yı darp etmesinin üzerine ünlü şarkıcı, Kural’dan şikayetçi olmuştu.
Sıla’nın şikayeti üzerine savcılığa ifade vermek için avukatı ile birlikte giden Ahmet Kural, çıkışta yaptığı açıklamada haksızlığa uğradığını iddia etti.
Ahmet Kurl’ın adliye çıkışında basın mensuplarına yaptığı açıklama üzerine bir yazı kaleme alan Esin Övet, Sıla’nın kendi kendini mi morarttığını sordu. İşte Esin Övet’in o yazısı…
Sıla kendi kendini mi morarttı Ahmet Kural?
Önceki gün Ahmet Kural ve avukatının açıklamalarını izledim adliye önünde.
Gerçekten anlamaya çalıştım.
Ya da benim kafam basmıyor anlayamıyorum.
Dinledikçe daha da şaşırıyorum.
Ortada bir şiddet var ama Ahmet Kural hala ‘haksızlık’ diyor, ‘haksızlığa uğramak’ diyor. ‘Sokrates’ falan diyor.
Oysa ki öyle sıradan bir şiddet değil.
Ki şiddetin sıradanı olmaz zaten.
Gördüğümüz, anladığımız da Sıla’nın uğradığı ciddi, okkalı bir şiddet.
Kolu, bacakları, gözleri morarmış kadının.
Ki konu ne olursa.
Söylemler ne olursa olsun ortada ciddi bir şiddet var.
Bunun altını gerçekten kalın çizgilerle çizmek gerek.
Söylemler ne olursa olsun!
Benim cıvatalar yandı!
-Sıla kendi kendini mi dövdü Ahmet Kural?
-Sıla kendi kendini mi duvarda duvara vurdu Ahmet Kural.
-Sıla kendi kendini mi morarttı Ahmet Kural?
Ki sen hala “Haksız olmak, haksızlığa uğramaktan daha acıdır” diyorsun.
Onu da geçtim Sokrates’ten dem vuruyorsun.
Gerçekten benim cıvatalar yandı.
Dünyada kimsenin bilmediği konular üzerinden dem vurduğundan yakınıyor.
Tekrar ediyorum.
Dört duvar arasında yaşananları kimse bilemez.
Kimse Sıla ve Ahmet Kural’ın arasında ne konuştuğunu tam anlamıyla bilemez ve anlamaz ki, kaldı ki bilmesin, anlamasın da zaten.
Sen Sıla’ya ne dedin, Sıla sana ne ne dedi.
Bize ne, sana ne, size ne.
Kavga nedeni ne olursa olsun.
Ortada kocaman bir şiddet var.
Hem de çok ciddi bir şiddet.
Ama keşke biraz adamlık yapsaydı Ahmet Kural keşke “Ben bir eşeklik ettim. Kapıyı vurup çıksaydım da o elimi kaldırmasaydım. Kadını dövmeseydim” diyebilseydi.
Ama yok hala yok “Haksızım” yok hala “Beni yargısız infaz yapıyorsunuz” falan filan.
Saçmalıyor.
Saçmaladıkça küçük düşüyor.
Böyle adliye önünde yuhalanırsın işte.
Buradaki hata bir kez affedilmek
Ama tabii burada Ahmet Kural’ın hatası da yok.
Buradaki hata seni sevip değer veren kadının.
Yani Sıla’nın.
Çünkü Sıla daha önce tokat yediği halde, Ahmet Kural’a döndü. Her kadın bu hatayı yapıyor maalesef.
Her kadın bu hataya düşüyor.
Bedeli de böyle ağır oluyor işte.
O dayak ağır geldi ama şimdi Ahmet Kural’ın bu konuşmaları daha da ağır geliyor Sıla’ya çok iyi biliyorum.
Neyse daha ne söylesek boş.
Çünkü anlamıyor Ahmet Kural.
Anlamayacakta.
Çünkü bu zamana kadar hep bu fırsat verildi ona.
Hep bu zamana kadar “Ağam, paşam” dendi kendisine.
İnşallah adalet Ahmet Kural için işleyecek ve bu da onun gibi düşünenlere büyük bir ders olacak.
En büyük isteğim de budur.