Dün cezaevine giren ünlü sanatçı Seren Serengil ilk gün yaşadıklarını avukatı aracılığıyla sevenleriyle paylaştı. Mesajında sevenlerine iyi olduğunu belirten Serengil’in yaptığı açıklamaların tamamına haberimizden ulaşabilirsiniz.
Dün gitti bugün kroki yolladı!
Seren Serengil, dün sabah İstanbul Adalet Sarayı’na gelerek yapılan işlemlerin tamamlanmasından sonra 3 günlük hapis için Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ne gönderilmişti. Avukatı aracılığıyla sevenlerine ‘iyiyim’ mesajı gönderen Serengil dün kaldığı koğuşun krokisini çizdi.
Fotoğraf Serengil’in hesabından: “Sero’muzdan haber var… Sero Avukatı Ersoy bey aracılığı ile bize ilk günün iyi geçtiği ve iyi olduğu ile ilgili mesaj iletti…. ve sevgilerini yolladı… ” açıklaması yapılarak paylaşıldı.
Seren Serengil’in ilk günü…
Bugün dünkü gibi Seren Serengil’in hesabından avukatı aracılığıyla Serengil’in ilk gün yaşadıklarını anlattığı bir not paylaşıldı. Paylaşım şu şekildeydi;
“Buraya Deniz’i ziyaret etmek için gelmiştim, o yüzden her yer tanıdık bana. Bavulumla geldim, bavulum arandıktan sonra elime 2 çöp torbası verdiler eşyalarımı içine koyayım diye. Birisi yardım edecek diye bekledim ama herkes kendisi taşıyormuş.
Bayağı bir şey getirmişim gören 6 ay kalacağım sanır… İçlik, yün çorap, 2 pijama, 2 eşofman, makyaj malzemelerim ve onları çıkartmam için gereken temizleyici toniklerim…”Buraya Deniz’i ziyaret etmek için gelmiştim, o yüzden her yer tanıdık bana.
Sonra elime bir kantin listesi verdiler, istediklerinizi sipariş veriyorsunuz. Cumartesi, pazar burada kimse olmayacağı için ne kadar gofret, çikolata, patlamış mısır, kola varsa aldım. Kütüphaneden kitabımı seçtim Bertrand Russell “evlilik ve ahlak” beğenirsem mutlaka önereceğim birileri olacaktır.
Odamı yerleştirdim minik bir televizyonum ve buzdolabım var. Yemek geldi biraz çorba içtim ama diğer yemekleri yiyemedim. Moralim bozuk bir şekilde ancak o kadar geçti boğazımdan. Bir acil butonumuz var, bir şey istediğimiz zaman o düğmeye basıyoruz. Boşların alınması için düğmeye bastım meğerse burada boş alınmıyormuş. Gelen görevli gardiyanımız burada boşları çöpe atacaksınız, tabakları da siz yıkayacaksınız dedi. Kantinden bulaşık deterjanı ve bulaşık süngeri aldım, boşlarımı kendim yıkadım.
Bu hafta son duruşması var belki de ömür boyu burada kalacak.Onun hikayesini dinleyince kendime üzülmekten vazgeçtim ve en az benim kadar yufka yürekli olan avukatımdan kendisinin avukatlığını üstlenmesi için ricada bulundum. Hiç bir sebebim yokken buraya konulduğumu düşünmekte iken belki de bir insanın hayatına dokunmam için buraya gönderilmiş olabileceğimi farkettim.Bugün böyle bitti.”