Selami Şahin ve Lider Şahin birlikte röportaj verdi. İşte baba oğlun birlikte yaptığı açıklamalar;
* Selami Şahin gibi Türkiye’de herkesin tanıdığı, şarkılarını bildiği, ünlü bir baban olduğunu ilk kaç yaşında kavradın?
Lider Şahin: Konserlerde, kulislerde ve sahnelerde büyüdüm. Tabii çok küçükken bunu idrak edemiyorsunuz. Ne zaman büyüdüm, o zaman anladım. Unutmuyorum, bir baktım babam sahnede şarkı okuyor ve herkes ona eşlik ediyor. Sahnede onu izlemek beni hep çok etkilemiştir. Hele ‘Ben Sevdalı Sen Belalı’yı okuduğu zaman…
* Nasıl bir evdi sizinki?
Lider Şahin: Evimizde hep sanatçılar, müzisyenler vardı. Mesela benim adımı, biliyorsun
Zeki Müren koydu.
*O hikâyeyi anlatsanıza…
Lider Şahin: Babam 1981’de Lider Müzik’i kurmuş, Zeki Müren’in dört albümünün hem prodüktörü hem yönetmeni olmuş. Tabii Paşamızla da çok sıkı fıkılarmış. 1985’te ben doğmuşum. Babam hastaneden Paşa’yı aramış, “Paşam, bir erkek evladım oldu, adını ne koyalım” demiş.
Selami Şahin: Zeki Müren “Senin Lider isimli şirketin var. Oğlunun isim babası da ben olayım, adını Lider koy” dedi. Çok güzel hediyeler, altınlar alıp hastaneye ziyarete geldi.
Lider Şahin: Kız kardeşime İrem ismini de Ajda Pekkan koydu.
* Bu kadar ünlü birinin oğlu olmak nasıl bir şey?
Lider Şahin: Kimilerine göre bir handikap, kimilerine göre avantaj…
* Senin için?
Lider Şahin: Ben hep avantajını yaşadım. Çünkü ondan ne öğrenirim; müziği, tecrübelerini üzerime nasıl işleyebilirim diye çabaladım. Şarkılarımı bitirdiğimde ilk ona dinletirim, “Burayı böyle mi yapsan” diye notları olur. Benim için çok önemli çünkü kendisi büyük bir tecrübe.
* Dezavantajları neler?
Lider Şahin: Babam “Biz haftada 8 gün sahne alıyoruz” derdi. Bir de turneleri olurdu. Amerika’ya giderdi, annem de bazen ona eşlik ederdi. Cep telefonu da yok, çok özlerdim onları. Rahmetli büyükanneanneme bırakırlardı beni, alfabeyi de ondan öğrendim. Konser dönüşlerini kapılarda dört gözle beklerdim.
* Şarkı söylemeye başladığında “Torpillidir” gibi önyargılar oldu mu?
Lider Şahin: “Sanatçı çocuğu sonuçta, her daim torpilli” gibi görebiliyorlar.
Selami Şahin: Ama güzel okumadan, iyi beste yapmadan olmazdı. Zaten ben oğluma Balık ısmarlamadım, balık tutmasını öğrettim. Şimdi de bestelerini kendi yapıyor, şarkı sözlerini yazıyor.
Lider Şahin: Selami Şahin bestesiyle de çıkış yapabilirdim ama ben şu an dördüncü şarkımı çıkarıyorum. Hepsinde kendi söz yazarlığımı ve besteciliğimi ortaya koymaya çalışıyorum. Kendi şarkım, kendi kaderim. Ben de onun besteleri gibi ölümsüz şarkılar yapmaya çalışıyorum.
* Dördüncü şarkın ‘Rezil Rüsva’ çıktı. Ve ilk kez babanla düet yapıyorsun…
Lider Şahin: Evet. Babamla aynı sahneyi paylaşmak, bir şarkıda düet yapmak çocukluk hayalimdi.
* Peki, nasıl gerçekleşti bu hayal?
Lider Şahin: 2017’de şarkıyı yazıp besteledim. Ve “O şarkı, bu şarkı galiba” dedim. Çünkü bir Selami Şahin havası da vardı. Sonra şarkıyı okudum, bitirdim. Stüdyoya babam geldi. Dinledi ve çok beğendi…
* Ve sonra “Birlikte söyleyelim” mi dedin…
Lider Şahin: Aslında planlamamıştım, birden içime doğdu ve “Şarkıyı benimle okumak ister misin” dedim… O da “Seve seve” dedi. Beş dakikada girip okudu ve çıktı. Şarkı bir anda düet projesine dönüştü. Harika bir anı oldu hepimize. Ardından klip için Bedran Güzel’i aradım, o da şarkıyı duyunca çok heyecanlandı. Klipte de ailem ve arkadaşlarım rol aldı.
* Şarkıda “Bizdeki gönlü yıkıp rezil rüsva edenler, ömrümüzden çalıp, çırpıp yola devam ederler” diyorsun. Kim yaşattı bunu sana?
Lider Şahin: Hepimizin severken yarım kalmışlığı vardır. ‘Rezil Rüsva’ sevenlerin şarkısı, gidenlerin marşıdır.
* Selami Bey siz Lider’in şarkılarına müdahale eder misiniz?
Selami Şahin: Kendim beste yaptığımda da müzisyen arkadaşlarımla paylaşıyor, fikirlerini soruyorum. Eleştiriye açık olmazsak doğruyu bulamayız. Bu yüzden fikrimi söylüyorum.
* Siz Lider’i sahnede ilk izlediğinizde ne hissettiniz?
Selami Şahin: Gökyüzünde bir yıldız gibi uçuyordum.
Selami Şahin: Çok beste yapmak hüner değil, önemli olan yazılmamışı yazmak. Eser sözcüğü zaten kalıcı demektir. 1969’da yaptığım şarkı Altın Kelebek’te birincilik ödülünü aldı mesela, ‘Sen Mevsimler Gibisin’. Üzerinden 53 yıl geçmiş. Sen kaç doğumlusun Hakan?
* 1981 doğumluyum…
Selami Şahin: Ama şarkıyı biliyorsun. O halde eser kalıcı olmuş demektir.
* Neden şimdi kalıcı şarkı yapılamıyor?
Selami Şahin: Bilemiyorum ama buradan bütün müzisyen evlatlarımıza sesleniyorum: Lütfen mevsimlik eser yapmayın. Kalıcı eser yapın. İlla slow şarkılar olması da gerekmez. Ben ritmik parça da yaptım, hâlâ dillerde, ‘Boş Vere Boş Vere’, ‘Sefam Olsun’, ‘Kasımpaşalıyım Eli Maşalıyım’… Eserlerimi de okumayan sanatçı kalmadı.
* Şarkılarınızı neredeyse okumayan isim yok ama ‘Selami Şahin eserlerinin herkes tarafından okunmasına izin vermiyor’ gibi haberler çıkıyor…
Selami Şahin: “Selami Şahin eserini vermiyor, okutmuyor” demeleri yanlış, öyle bir şey olamaz. Bu işin standart bir prosedürü var. Muvafakat alınacak, telif hakkı ödenecek, ondan sonra kim isterse okusun, memnuniyet ve şeref duyarım.
Lider Şahin: Aslında bu konu yapımcıların dikkat etmesi gereken bir husus. Türkiye’de birçok müzik yarışması, müzik programı var. Yapımcılar dikkat etmeli, söz yazarı ve bestecilerden bu şarkıların izinlerini alıp öyle performans ettirmeleri gerekiyor. Müzisyenlerin ve müzik emekçilerinin haklarının korunması için bu çok önemli.
Selami Şahin: Bu Allah’ın verdiği bir lütuf. Her insanın başarılı olduğu bir yön var, o yönü bulup o yönde ilerlemesi lazım. Ben ilkokul mezunuyum, köyde okudum, 15 yaşında tek başıma İstanbul’a geldim şarkıcı olacağım diye. Notayı kitapların yardımıyla kendi kendime öğrendim. Mektup gibi yazıyorum.
Lider Şahin: Ve bir gün Zeki Müren’in müzik yönetmeni oluyorsun.
Selami Şahin: Hiç unutmam, Sıraselviler’deki Kulüp 12’ye gideceğim. Zaman öldüreyim diye bir kafeye girdim. Restoran şefi geldi, “Zeki Müren içeride, sizi davet ediyor” dedi. 17 yaşındaydım ve tanışmıyorduk. “Paşam ellerinizden öperim” dedim. “Estağfurullah yavrum, oturmaz mısın” dedi, yanında da arkadaşları var. “Sen günün birinde çok güzel bir yere geleceksin, sesin çok güzel. Ben senden ‘Yaprak Yeşili Gözlüm’ şarkısını okudum biliyorsun. Seni bu akşam Maksim Gazinosu’na davet ediyorum. Sevgilinle beraber misafirimsin” dedi. Gittik. Sonra sahnede kendisine gelen çiçeklerin notlarını okurken birinden “Eskimeyen dostum” diye bahsetti. Hemen orada not alıp ‘Eskimeyen Dost’ şarkısını yazdım. Ertesi gün bunu kendisine söylediğimde “Selamiciğim, kimseye verme, bunu ben okuyayım” dedi. Bergen, Tüdanya, Kibariye, Yıldıray Çınar… Türkiye’de şarkılarımı okumayan sanatçı kalmadı diyebilirim.
* Çok acayip hikâyeler… Siz ilkokulu bitirip İstanbul’a geliyorsunuz, ekmeğin yanında zeytin çekirdeğini emerek besleniyorsunuz diye hatırlıyorum…
Selami Şahin: Evet, kazandığım parayı anne-babama gönderiyordum çünkü.
* Hayatınız film olsun ister miydiniz?
Selami Şahin: İsterim tabii. Mesela hiç unutmadığım bir anım daha var.
Her zaman ruhuna Fatiha okuyorum. Tarlabaşı’nda Lades tavukçusunda çalışıyor, komilik yapıyordum, beni işten çıkardılar, kalacak yerim yok. Anne-babama para göndermemezlik yapmayayım diye 10 gün Gülhane Parkı’nda yattım.
Bir sabah kalktım, açım. En azından 7-8 defa çöp kutularından atılmış tost ekmeği yediğimi biliyorum. Yine bidonlara bakıyordum, yaşlı bir teyze geldi, “Evladım ne yapıyorsun” dedi. “Bir şeyimi düşürdüm” dedim. İnanmadı. Bana iki hamburger ve kola alıp cebime biraz para sıkıştırdı. Hâlâ gözlerim doluyor. Ruhuna Fatiha okuyorum. Ben öyle acılı günler yaşadım.
Lider Şahin: Bu arada babamın hayatını anlatan bir Film üzerinde de çalışıyoruz. Senaryo çalışmasını tamamladıktan sonra prodüksiyon aşamasına geçeceğiz.
* Selami Şahin’i kim canlandırır?
Lider Şahin: Aklımdan geçen bir-iki isim var. Türkiye’de hem sesi iyi olup hem oyunculuk yapacak kişiler konusunda çok alternatif olduğunu düşünmüyorum. Çünkü Selami Şahin’in eşi benzeri yok bana göre. Eğer hiç bulamazsak da ben talibim bu role (gülüyor).
* Lider’in özel hayatına, aşklarına karışır mısınız?
Selami Şahin: Hayır, çocuklarım büyüdü, onlar kendi hayatlarını kuracak, karışmam. Bana sorduğu zaman “İyi tanı, iyi tahlil et, öyle yola çık” diyorum.
* Evlenmeden önce siz çok çapkınmışsınız…
Selami Şahin: E, yaşadım tabii.
* Lider’e geçti mi bu huyunuz?
Lider Şahin: Çapkın olduğumu düşünmüyorum.
* Selami Bey, siz şarkılarınızdaki kadar romantik misiniz?
Selami Şahin: Bende, benden öte bir ben var. Çok duygusalım. Bu biraz da yokluk çekmekten geliyor. Çekmeyen, çekenin halinden anlamaz. Ben çok acılı, çok fakir bir anne-babanın çocuğuyum. Fakir olup çalışamayan ailelere yardımcı olacaksın. Benim öyle bir duygusallığım var.
Lider Şahin: Ben de öyle yetiştirildiğim için sevgiyi, imkânım varsa imkânlarımı paylaşmayı seviyorum.
Selami Şahin: Hani bir söz var: Bir insan bir topluma girdiği zaman karşılanmazsa üzülmemeli, uğurlanmazsa üzülmeli. Bu çok önemli, ne ekersen onu biçersin. Ben hayatımda benden büyük insan görmedim, benden küçük insan da yok. İnsanlar birbirini tamamlar. “Merhaba Selami Bey, resim çektirebilir miyiz” diyenlere “Şu anda olmaz” diye asla havalara girmem. Onların sevgisiyle varım, saygıyla eğilirim. İnsan kalbiyle güzel olsun, ben başıma taç ederim.
Selami Şahin: Çöpten Ekmek Yedim
Selami Şahin: Ben çocuklarımla gurur duyuyorum. Başımı önüme eğecek bir kusur yapacaklarını hiç ummuyorum.
Lider Şahin: O, benim her şeyim.
* Lider 37 yaşında. Birlikte geçen 37 yılda birbirinizden ne öğrendiniz?
Lider Şahin: Söz nasıl yazılır, nasıl bestelenir babamdan öğrendim. Selami Şahin benim hocam, öğretmenim, yol göstericimdir. Mesela ‘Özledim’ gibi klasikleşmiş şarkılar gözümün önünde yazıldı, bunlara şahit olmak büyük bir şans.
Selami Şahin: Çocuk sevgisi, “Benim annem-babam beni bu kadar mı çok seviyordu, vay anasını ya” dedirtti.
* Birbirinizde bir şeyi değiştirecek olsanız neyi değiştirirdiniz?
Selami Şahin: Değiştirmek değil ama oyunculuk konusunda daha fazla görmek isterim Lider’i.
Lider Şahin: ‘Seninle Başım Dertte’ müzikalinde başrolde oynadım. Ümit Çırak’tan bir yıl oyunculuk eğitimi aldım. Kliplerimde de oyunculuğumu yansıtmaya çalışıyorum. Öğreneceğim daha çok şey olduğunu düşünüyorum ama öğrenirken bir yandan da projelere dahil olup oyunculuğumu sergilemek istiyorum.
* En büyük hayaliniz ne?
Selami Şahin: En büyük hayalim torun. Evlat fındık, torun fındık içi. Çocuklarımdan torun göreyim yeniden dünyaya gelmiş gibi hissedeceğim.
Lider Şahin: Üniversite içmimarlık okurken Lider Müzik’in yapımcısı olarak çalışmaya başladım. Babam hiç Harbiye konseri yapmamıştı. Menajerliğini aldıktan sonra 50’nci yıl konserlerini Zorlu, Harbiye, Bodrum Antik Tiyatro ve Bostancı Gösteri Merkezi’nde dört ayaklı olarak gerçekleştirdik. Hep kurduğum bir hayaldi. Şimdilerde YouTube’da müzikseverlerin izleyebileceği bir performans videosu haline getirdik.
* Menajerliğini yaptığın Selami Şahin ile evdeki Selami Şahin arasında ne gibi farklar vardı?
Lider Şahin: O evde de işte de Selami Baba. Selami Şahin zaten sadece benim değil, herkesin babasıdır.