Seçkin Piriler, boşandığı eşi Kaan Tangöze hakkında konuştu. Piriler, Kaan Tangöze’nin kendisini aldattığı dönemde yaşadığı zorlukları anlattı. Piriler, “Yanıma ne zaman gelse bir tarafı mor geliyordu” dedi. Detaylar haberimizde… Geçtiğimiz aylarda iki çocuğunun babası altı yıllık eşi Kaan Tangöze’den boşanan Seçkin Piriler, Kanal D ekranlarında yayınlanan Renkli Sayfalar isimli magazin programına konuk olarak katıldı. Canlı olarak yayınlanan programda biten evliliği hakkında konuşan ve Kaan Tangöze’nin kendisini Kıvılcım Ural ile aldattığı dönemlerde yaşadığı zor günleri anlatan Seçkin Piriler, “Büyük konuşmak istemiyorum ama iki dünya bir araya gelse Kaan’a geri dönmem. Çünkü biz artık onunla mutlu olamayız. Yanıma ne zaman gelse bir tarafı mor geliyor. Şimdi beni konuşturmayın. O bana hep işaretli geliyor.” diye konuştu. Sözlerine devam eden Seçkin Piriler, “Ben o haberi gördüğümde defileye çıktım, çok kötü haldeydim. Yanına gittiğimde de bana hiçbir şey anlatmadı hep kaçtı. Ankara’ya gittim Kaan ağlıyordu şimdi ne yapacağız dedik. O da çok üzüldü ben de ikimiz de ağladık. Çocuklarımız vardı, ben sonrasında kaldıramadım. Hiçbir zaman eskisi gibi olmayacaktı. Herkes bana ‘ayrılma’ dedi ama ben kendimde o gücü bulamadım ve ayrıldım. O fotoğraflardan sonra Kaan’la birkaç gün birlikte uyuduk ve daha sonra yapamadım. Sonuçta o dönemler hep neden böyle olduğunu düşünmekle geçti. Kendini affettirmek istediyse de ben bunu göremedim. Saçlarım döküldü öbek öbek bu süreçte günlerce yemek yemedim, en son 49 kiloya düştüm. Hiçbir kıyafetim olmuyordu, annem bana bakıp bakıp ağlıyordu. Canıma kıymak istemedim ama çok kötü hissettim o dönemde çocuklarım olmasaydı karanlık duygular içine girebilirdim. Bana çok destek veren insan oldu. Ben böyle bir şeyi hiçbir zaman hak etmedim. Ben 10 sene boyunca sadece onun gözüne baktım, kendimi dışarıya kapadım ama o hayatını yaşadı. Ben bu adam için üçüncü çocuğu da yapardım. Hayatımı da bu adama vermiştim, veremeye de devam edecektim. Ben asla bu kadını tanımıyorum. Bana bir kere fotoğraf gönderildi bu olaydan 15-20 gün önce ben fotoğrafı Kaan’a gösterdim. O da ‘asistanım olarak önerdiler ama ben bu kızı beğenmedim, istemiyorum çalışmayacağım’ dedi. Karşı tarafın güzel ya da çirkin olmasının gerek yok ikisinde de suç var ben tek tarafı suçlamıyorum. Kaan bana bir şekilde söyleyebilirdi, bu haberleri gazeteden okumayı hak etmedim. Kaan’dan asla böyle bir şey beklemezdim. Beni aldatabileceğini asla düşünmezdim, sonuna kadar birlikte olacağız sanıyordum. Birlikte Büyükada’dan ev bakıyorduk. Ama bu olaydan sonra kafamda bazı taşlar yerine oturdu. Bütün konserlerinde o kız ile birlikteymiş. Şu an bizi izliyorsa deliriyordur. İki tane çocuğum olduğu için hiçbir şey yapmayacağım. Ama çocuklarımız olduğu için biz ölene kadar görüşeceğiz. Hayatımız boyunca akrabayız. Hayatı boyunca o beni görecek, ben onu. Onunla olan beni kabul edecek, benimle olan onu kabul edecek. Kasımda öğrendim. Martta boşandık. Beni abuk sabuk insanlarla yazdılar. Hiçbiriyle bir alakam yok. En kötü gecem ilk öğrendiğim gündü. Uyuyamadım. Kaanı’ın yanına gittiğimde de çok kötüydüm. Dönüşte uçakta sinir krizi geçirdim. Kaan havalimanına inince beni tuvalete götürdü. Kimse görmesin diye. Kasımdan beri yalnız yatıyorum yatağımda. Hakan ve Volkan var yatağımda. Onlarla uyuyorum artık. Olaydan sonra 15 gün aynı evde kaldık. Sonra o otele taşındı. Mahkemeye gittiğimde sakinleştiricilerin etkisindeydim. Bir de kameralar vardı. Dik durdum. Şarkılarını dinlemiyorum. ‘Senden daha güzel’ şarkısını bana yazmıştı. Bir tek onu dinliyorum. Bir daha öyle bir şarkı yazabileceğini düşünmüyorum. Kıvılcım’ı hiçbir yerde görmek istemiyorum. Kendimden korkuyorum çünkü. O an neler yapabileceğimi kestiremiyorum. Çok isterim gülüp geçmeyi ama psikolojim buna izin vermez. Büyük konuşmak istemiyorum ama iki dünya bir araya gelse Kaan’a geri dönmem. Çünkü biz artık onunla mutlu olamayız. Yanıma ne zaman gelse bir tarafı mor geliyor. Şimdi beni konuşturmayın. O bana hep işaretli geliyor. Ben çocuk pişpişlerken, o deniz keyfi yapıyormuş. Acayip titiz bir baba. Ben sürekli çocukların peşindeyim. Buna rağmen yaranamıyorum. Ben çocuğuma süt veriyordum o dönem. Konser olmadığı zamanlarda sürekli çocuklarının yanında. Çok sinirlendiğimde attığım mesajlar oldu. Kızın da okuduğunu bildiğim için. Ben Kıvılcım’ı ilk gördüğümde ‘kendine benzeyeni bulmuşsun’ dedim. Fotoğraflarını gördüğümde hala sinirim bozuluyor. Ben bakmak istemesem de gözüme sokuluyor zaten.” dedi.