Manken Ceren Hindistan, ‘çocuğunu tedavi ettirmeyen anne’ haberleriyle iki haftadır gündemde. Hakkında birçok şey iddia edildi. Hastane, 2,5 yaşındaki kızının kanser tedavisini yarıda kestiği iddiasıyla Ceren Hindistan’a dava açtı. 29 yaşındaki manken, suskunluğunu bozdu ve ilk kez sert açıklamalarda bulundu. Posta Gazetesi’nden Oya Çınar’ın röportajında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Hepsi ve daha fazlası haberimizde…
Ceren Hindistan, kemoterapi tedavisi öncesi kızının saçlarını kazıttı! O anlar duygulandırdı…
Arya Şu An Sağlıklı…
Güzel manken, Arya şu an çok sağlıklı. Bununla ilgili tüm raporlarımız var. Ameliyat sonrası, virüsü atlatma sürecini geçirdikten sonra her şey yavaş yavaş yoluna girdi. Ama sürekli kontrol altında tabii. Artık hiçbir şey beni korkutmuyor. Çocuğumun hastalık sürecinde hayata dair tüm korkularımı o hastanede bıraktım. Evlatla sınanmak bu hayattaki en büyük imtihan. Onu da yaşadım. Ne korkutabilir ki beni? Ne olursa olsun, ‘Geldikleri gibi giderler’ duygusundayım. Tabii ki hatalarım vardır. En büyüğü de gençliğimin ve tecrübesizliğimin de etkisiyle Arya’nın babası Ümit Aslan ile birlikte olmaktı. Ama anneliğimi kimse sorgulayamaz. Bundan sonra Arya’nın iyi olması için hayatımı ona adayacağım.
Kimliğimi, Herşeyimi Elimden Aldı…
Biz imam nikahlıydık. Hamileyken Umre’ye gitmiştik birlikte. O yüzden imam nikahı kıydık. Arya doğar doğmaz da evlenecektik güya. Meğer zaten Antalya’da amcasının kızıyla imam nikahlıymış ve ondan 8 aylık bir bebeği varmış. Aslında onunla o evde yaşıyormuş. Bunu öğrendiğimde inkar etti. Bir yıldır suratını görmediğim, peşimi bırakmayan bir kadın. Ne evliliği’ dedi. Sosyal medyada sahte adres açıp diğer kadını ekledim ve fotoğraflardan o süreçte birlikte yaşadıklarını anladım. Sonrası felaketler zinciri oldu. Bana dayak atmaya başladı. Sonra da karakola ya da hastaneye gitmeyeyim, darp raporu almayayım diye telefonumu, kimliğimi her şeyimi elimden aldı. Beni yüzümdeki morluklar geçene kadar bir arkadaşının evine kapattı.
Hamileyken Kemerle Dayak Yedim…
Hamileyken iki saat boyunca yerde kemerle dayak yedim. Üzerimde sadece havlu vardı, yeni duştan çıkmıştım. Karnımı korudum, kafam şişti ve üç gün boyunca yastığa kafamı koyamadım. Ayağımda hiçbir şey yok, o binadan nasıl koşarak kaçtım anlatamam. Gidecek yerim yoktu. Onunla birlikte olduğum için zaten ailem bana sırtını dönmnüştü. Sonrasında daha büyük sıkıntılar doğar diye karakola gitmeye de korkuyordum. Otele gittim. Taksinin parasını ödemelerini de onlardan rica ettim. Sonrasında ödeme yapacağım’ diyerek. Halimi düşünebiliyor musunuz? Üzerimde sadece gecelik var. Ama bunun benzeri o kadar çok şey var ki hangi birini anlatayım, şaşırıyorum.
Onunla Tamamen İlişkimi Bitirdim…
Başka bir zaman, yine tartışıyoruz. O ara beni hiç arayıp sormuyordu. Ümit ben hamileyim, farkında mısın? Neden benimle ilgilenmiyorsun? Neden eve gelmiyorsun?’ dediğimde kafamı direksiyona gömüp, ‘Bas git’ diyerek arabadan aşağı indirdi. Ve ben her defasında yine barıştım. Gelip özür dilediğinde inanmak istiyordum. Tek başına çocuk büyütme düşüncesinden çok korkuyordum. O babalık duygusunu tattıktan sonra her şey düzelecek sanıyordum. Arya doğduktan 20 gün sonra, Arya’yı nüfusuna aldıktan sonra geri adım atmadım. Onunla tamamen ilişkimi bitirince de ailem yeniden kucak açtı bana. Şimdi de onlarla birlikteyim. Onların desteğiyle bu süreci atlattım.