Ergül Miray Şahin, Kanal D’nin sevilen dizisi “Seversin”de Nazlı olarak izleyici karşısına çıktı. Geçtiğimiz gün röportaj veren Ergül Miray Şahin’den samimi açıklamalar geldi. İşte ünlü oyuncunun o röportajı;
◊ Kanal D’nin sevilen dizisi “Seversin”de Nazlı karakterini canlandırıyorsunuz, senaryo size geldiğinde ‘bu dizinin içerisinde olmalıyım’ dediğiniz nokta neresi oldu?
– İlk etken yönetmenimiz Serdar Gözelekli ile tekrar çalışmaktı. Nazlı’nın bu zamana kadar oynadığım bütün karakterlerden farklı olması beni heyecanlandırdı. Artı olarak kendi hikayesinin de belli bir matematikte ilerlemesi, kendisiyle eğlenebilen bir iş olması da bana keyifli geldi.
İYİ BİR SENARYOYSA KOMEDİ DE DRAM DA ÇOK KEYİFLİ
◊ Canlandırdığınız karakterle benzer yanlarınız var mı? Nazlı gibi hırslı, tuttuğunu koparan biri misiniz?
– Nazlı; olduğum, savunduğum her şeyin tam tersi. İradeyi ele geçiren seviyede bir hırs mümkün değil benim için. Üşenirim, sıkılırım. Hayalini kurduğum şeyler için çalışırım ama olmazsa da ‘vardır bir hayır’ derim. İmreneceğim bir başarı görünce üzülmem, beni bekleyen başka bir hikaye var demek ki diye düşünürüm. Birileri hak etmeden kırılacaksa hırsım için bunu göze almam.
◊ Dram ağırlıklı diziler mi? Komedi mi? Hangisinden daha çok keyif alıyorsunuz?
– İyi bir senaryo ve iyi bir ekip olduktan sonra ikisi de keyifli bence.
◊ Rolünüze hazırlanırken ön hazırlık yaptınız mı?
– Nazlı gibi manadan çok biçime kıymet veren, vaktinin çoğunu sosyal medyada geçiren ve orada kurduğu kimlik için yaşayan, lüks düşkünü, gerçekten yaşamak ve bütün renkleriyle şu dünyayı seyretmek ne demek bilmeyen o kadar çok insan var ki zaten hali hazırda gözlemlediğim insanları referans almam yeterli oldu.
◊ Oyunculuktaki kariyer hedefiniz nedir?
– Her geçen yıl daha keyif alabildiğim işlerin içinde yer alıyorum. Bu ritim bozulmadan ilerlese keyifli bir yolculuk olur benim için. Tiyatro yapısı gereği bana çok hitap etmiyor, üreten taraftan bakınca ben sinemada olmayı tercih ediyorum. İşlerini takip ettiğim yönetmenlerle çalışmak isterim.
◊ Eğlenceli bir hikayeniz var, siz de diziyi çekerken eğleniyor musunuz? Setin en komiği kim desek?
– Nazlı’yı oynamak çok eğlenceli zaten. Ekipte de herkes çok tatlı, muhabbetimiz çok keyifli. Çalışmak da keyifli oluyor dolayısıyla. Setin ilk gününden itibaren yıllardır beraber çalışıyor gibiydik, böyle hissedebilmek çok kıymetli. En komik kesinlikle Zeynep Kankonde.
◊ Diziden arta kalan zamanlarınızda neler yapıyorsunuz?
– Kınalıada’ya gidiyoruz sık sık. Uzun yürüyüşler yapıyoruz, yaz kış denize giriyoruz, günbatımını izliyoruz. Orası olmazsa Validebağ Korusu’na gidiyorum. Üsküdar sahilde günbatımını yakalıyorum mutlaka. Evdeysem örgü örüyorum, mahallemin kadınlarıyla kurduğumuz kolektif bir markamız var; ‘Hosh Hood’, onun için çalışıyorum. Çalışırken kitap okumayı, Film izlemeyi ve çizim yapmayı ihmal edebiliyorum. Onlara küçük de olsa vakit ayırmaya çalışıyorum.
◊ Planlı biri misiniz yoksa hayatı akışına bırakanlardan mısınız?
– Değişkenim bu konuda. Yakın zaman için planlıyım ama daha ilerisi için akışına bırakıyorum. Çok planlı olmak sıkıcı bence. Dünyanın büyülü olduğuna inanıyorum. Gönlünü temiz tuttuktan sonra gelecek her maceranın hayırlı olacağını biliyorum ve o sürprizleri beklemek hoşuma gidiyor.
◊ Sosyal medya ile aranız nasıl? Dizi ile ilgili gelen yorumları takip musunuz?
– Pek iyi değil. Arkadaşlarım biraz daha aktif olmam için destek oluyorlar bana zaman zaman. Yorumları da çok takip edemiyorum bu nedenle. Genelde sette sohbetlerimizde duyuyorum bir şeyler, öyle haberdar oluyorum.