Ege’ye ikinci şok! Ünlü şarkıcı Ege, daha önceden mahkemelik olduğu şarkıcı ile ikinci defa şarkı sorunu yaşadı. Ege, hukuki süreç başlatmaya hazırlanıyor. Detaylar haberimizde…
Şakıcı Ege’den Samimi Açıklamalar! İktidara sığınmadım…
Ege’ye ikinci şok geldi
Sanatçı Ege, geçtiğimiz aylarda besteci Giorgos Theofanous’a açtığı ilk telif hakkı davasını kazanmıştı. Giorgos Theofanous, yakın zamanda aynı şeyi tekrarlamış ve bu defa da sanatçının en çok sevilen eserlerinden biri olan “Dudaklarında Isıt Beni” şarkısını “Mia Kokkini Gramma” adıyla Yunancaya çevirmişti. Bu dava devam ederken Ege’ye bu defa ikinci bir şok Arap sanatçı Wael Kfoury’den geldi. Ege’ye ikinci şok…
Doğunun İbrahim Tatlıses’i Wael Kfoury
Romantik şarkılarıyla tanınan ve 25 yıllık kariyeri boyunca Arap dünyasının en ünlü sanatçılarından biri olan Kfoury, doğunun İbrahim Tatlıses’i olarak anılıyor.
Ege hukuki süreci başlatıyor
Wael Kfoury, Ege’nin 2003 tarihli “Sonsuza Kadar” isimli albümünden, “Sen Kendine Bak” şarkısını 2006 yılında “Qalbe Meshtaq” adıyla kendi diline çevirmiş. Yoğun ilgi gören “Qalbe Meshtaq” şarkısı kısa sürede hit parçalardan biri haline gelmiş. Ege, avukatlarıyla görüştüğünü ve hukuki sürecin en kısa zamanda başlatılacağını duyurdu.
Şarkıcı Ege’den samimi açıklamalar
Müzik dünyasının sevilen isimlerinden biri olarak tanınan ünlü şarkıcı Ege, son olarak geçtiğimiz aylarda müzik felsefesi ve estetiği hakkında yaptığı açıklamalar ile gündeme gelmişti. Ege, “Müzik, insanlık tarihinin en temel, en kitlesel icadıdır. Bütün inançlarda duaları ezberletmekten tutun da savaşlarda yüreklendirmeye kadar müzikten yararlanılmıştır. Devrimlere ilham verirken, yeni filizlenen toplulukları topluma dönüştürmek için en değerli silah olmuştur. Bizde de bunun harika bir örneği vardır. 1933 yılında, Cumhuriyetin 10. yılı şerefine marş yarışması düzenlenir. Sözlerini Behçet Kemal Çağlar ve Faruk Nafız Çamlıbel’in yazdığı, Cemal Reşit Rey’in bestelediği marş birinci olur. O dönem için vatandaşlara cumhuriyetin nimetlerini anlatmak için yazılan marşın değeri yetmiş yıl sonra ortaya çıkar. Şarkıların kaderi olduğuna inananlardanım. Fransız şarkıcı Claude François ‘comme d’habitude’yi besteler ve bu şarkı Fransa’da pek de tutmaz. Bir süre sonra Paul Anka İngilizce sözler yazarak hayranı olduğu Frank Sinatra’ya verir. O şarkı bugün otuzdan fazla dile çevrilen My Way olur. Benim de böyle ilginç birkaç deneyimim var. Bugüne dek şarkılarım Arapça, Farsça da dahil olmak üzere 10 farklı dile çevrildi ve söylendiği ülkelerde de klasiklere girdi. Beni en çok şaşırtanı ise 2005 yılında yazdığım ‘Dudaklarında Isıt Beni’ şarkısı oldu. Şarkıyı Türkiye’de hiçbir müzik kanalı ve radyo neredeyse yayınlamadı. Ne kadar üzüldüğümü anlatamam, herkesin bu şarkıya bayılacağını düşünüyordum. Geçen yıl bir arkadaşım aracılığı ile şarkının Yunancası bana ulaştı. Şarkı 2009 yılında orada Yunanca yayınlanmış. Yunanistan’ın en çok indirilen cep melodisi olması bir yana son yirmi yılın en sevilen beş şarkısından biriymiş! Klasiklere girmiş.” diye konuşmuştu.