Usta oyuncu Cüneyt Arkın sosyal medya hesabı üzerinden en büyük korkusunu paylaştı. Arkın “Hiçbir şeyden korkmadığım kadar eşimi kaybetmekten korkuyorum” ifadesini kullandı. Detaylar haberimizin devamında…
En Büyük Korkum Eşimi Kaybetmek
Eşi ile birlikte çekilen bir karesini Instagram hesabından yayınlayan Cüneyt Arkın, en büyük korkusunu paylaştı.
Betül Cüreklibatır’a aşkını dile getiren usta oyuncu, gönderisine, “Hiçbir şeyden korkmadığım kadar eşimi kaybetmekten korkuyorum. Karımı, canımı, bebeğimi, Betül’ümü kaybettiğim an ben de yok olurum…” notunu düştü.
83 yaşındaki ünlü oyuncunun paylaşımı 41 binden fazla beğeni ve çok sayıda yorum aldı.
Set Anılarını Paylaştı
Yeşilçam’ın usta isimlerinden Cüneyt Arkın, set anılarını sosyal medya hesabından takipçileri ile paylaşmaya devam ediyor. Arkın bu kez 1966 yapımı, ‘Fakir Bir Kız Sevdim’ filminin setinde yaşadıklarını anlatmıştı.
Cüneyt Arkın,
O, an aylarca süren bostan bekçiliğinde yaşadığım korkunç, yalnızlık, dost köpeklerim, vefalı sıpam, asla genç kızlıklarını yaşayamayan ablalarım, elleri nasırlı anam, kamburu çıkmış babam. Açlıklarımız, toprağı kazıp çıkardığımız acı köklerle karnımızı doyurmaya çalışmalarımız, cehalet, yoksulluk, çaresizlik, açlık işte bunları tek tek yaşayarak konuşmaya başladım. Senaryodan çıkmış artık düpedüz kendimi anlatıyordum. Çıt yoktu. Set etkilenmişti. Gözyaşlarımı silip sustum. Kamera da sustu. Münir Özkul bir garip kalktı, içeri girdi. Onu takip ettim. Pencere kıyısına oturmuştu. Yüzünde deniz vardı. Ağlıyordu. Yanına oturdum. Elini tuttum…
Usta Sanatçı Cüneyt Arkın’dan Ölüm Mesajı..
Arkın’dan Gönül Yazar Açıklaması
Yeşilçam efsanesi Münir Özkul ile yer aldığı bir fotoğrafını paylaştı. Aynı filmde rol alan iki usta oyuncudan Arkın yayınladığı kareye şu notu düştü:
Filmde ben yoksul bir gençtim. Gönül Yazar zengin bir kızı oynuyordu. Kırmızı, spor, üstü açık bir arabası vardı. Film çekimleri dışında beni yanına oturtur, gezerdik. Sinema oyunculuğuna yeni başlamıştım. Aldığım üç beş kuruşla, borçlarımı kapattığımdan, aslında filmde olduğum gibi hayatta da yoksuldum. Genç, güzel, şöhretli bir kadın yanımda kırmızı spor araba altımda bir hayali yaşıyordum. Tahta kulübenin önünde Gönül Yazar’la bir sahnemiz vardı.