Bıçakla makasla işim olmaz! Hem senaryosunu yazdığı hem de rol aldığı dizi ve filmler ile büyük bir hayran kitlesi olan Gülse Birsel, bir dergiye verdiği röportajda çok özel açıklamalarda bulundu. Gülse Birsel, estetik yaptırıyor mu? Çok beğenilen giyim tarzını nasıl oluşturdu? Güzel ve başarılı oyuncunun moda ile arası nasıl? İşte haberimiz hakkında merak ettiğiniz tüm ayrıntılar…
Gülse Birsel’in ‘zam’ isyanı: Bir şişe parfüm 1300 lira olmuş
Bıçakla Makasla İşim Olmaz!
Bıçakla Makasla İşim Olmaz! Sinema ve televizyonda ki kariyerinde başarılı olduğu kadar, yazar ve gazeteci kimliği ile de tanınan Gülse Birsel; her daim şık kıyafetleri, düzgün fiziği ve bakımlı halleri ile dikkat çelen yıldızlar arasında.
Geçtiğimiz günlerde Bestyle dergisine özel bir röportaj veren başarılı ve güzel oyuncu Gülse Birsel, çok özel itiraflarda bulundu. İşte estetikten modaya kadar bir çok soruya samimi cevaplar veren Gülse Birsel’in röportajından bazı satır başları…
Sırrım gül suyu!
*Estetik yaptırıyor musunuz?
Sırrım gülsuyu ve hayata pozitif bakmak diyemeyeceğim! Göz kenarı ve iki kaş arasında botoks, burnumda geçici dolgu var. Bıçaklı-makaslı işlere bulaşmadım.
*Gülse tarzı diye bir şey var? Bir kadın kendini kaç yaşlarında buluyor sence veya tarzı, tavrı nasıl oturuyor? Bunun bir yaşı var mıdır?
Yaşım kaçtı diye düşünecek pek vakit yok. Zaten düşünsen de çaresi yok. Kendini paralasan da, yaşından en fazla 8-10 yaş küçük gösterebilirsin. Ki bütün kitaplarımın özgeçmiş bölümüne koydum, google’layınca bile yaşım yazıyor. Biraz yaşımın insanı değilim evet. Ruhen o olgunlukta değilim, onu biliyorum. Zaten o ruh olgunluğunda, daha aklı başında biri; günde 14 saat, birileri gülsün diye masa başında yazmaz. Biraz çocuksuluk, biraz şuursuzluk bu.
İyi arkadaşlar biriktirmek önemli!
*Moda ile aran nasıldır? Özellikle giymem değdin bir şey var mı? Bu konuda yardım alır mısın?
Dergi çıkardığım zamanlar daha iyiydim, son yıllarda pek takip edemiyorum. İyi bir kombin için 1 saat filan ayırmak lazım gibi geliyor bana. Onun için elbise artı çizme, elbise artı ayakkabı seviyorum. Gömlekti, ceketti, pantolonuydu, pantolonun bel yüksekliğiydi, onun kemeriydi filan, giremem o işlere. Filmin gala-tanıtım dönemi zordu. 2-3 hafta her gün, bazen günde 2 kere, basının karşısında veya ekranda röportajdasın. Hakan Öztürk, yarı modacılardan, yarı benim gardıroptan karışımlar yapıp hayatımı kurtardı. İyi arkadaşlar biriktirmek önemli, görüyorsun!
*Giyim tarzın hakkında tek cümle kuracak olsan bu ne olurdu?
O günkü rolüme göre!