Kasım ayının sonlarına doğru vizyona girmesi beklenen, Ata Demirer’in yeni filmi “Hedefim Sensin”den ilk fragman sonunda yayınlandı.
Ata Demirer’in Yeni Filmi Hedefim Sensin’in İlk Fragmanı Yayınlandı!
Senaryosunu Ata Demirer’in yazdığı, yönetmenliğini Kıvanç Baruönü’nün yaptığı Hedefim Sensin filminin tanıtım toplantısı, Kadir Has Üniversitesi’nde yapıldı. Kasım ayının sonunda vizyona girmesi beklenen filmin fragmanı sinemaseverlerin beğenisine sonunda sunuldu. Filmin başrollerinde Ata Demirer, Demet Akbağ, Salih Kalyon, Gonca Vuslateri, İlker Aksum, Erkan Can, Selen Öztürk ve Tarık Ünlüoğlu gibi usta isimler oynuyor.
“Hayallerimi Yazmak İstiyorum”
Filmin çekimlerinin Gökçeada’da çekilmesine de değinen Ata Demirer, şunları söyledi;
“Ben filmlerimi siparişle yapmak istemiyorum, içimden geçenleri, hayallerimi yazmak istiyorum. Gökçeada’ya yıllar önce öğrenciyken gitmiştim ve aklımda kaldı. ‘Filmi nerede çekelim?’ diye düşünürken Gökçeada’ya karar verdik. Bu hikayenin Türkiye’nin en batı ucuna gitmesi gerekiyordu. En batı ucu da Gökçeada. Çünkü karakterimizin kaçması gerekiyor, kaçmak için de Yunanistan’a en yakın yere gitmesi lazım. Deniz yoluyla en rahat Gökçeada oluyor. Aslında macera bizi oraya götürüyor.”
“Filmin Büyüsü Bozulmasın Diye Kendimizi Tutuyoruz”
Yönetmen Kıvanç Baruönü, 1,5 aydır sette olduğunu anlatarak “Ayağımızın tozuyla Gökçeada’dan geldik. Filmle ilgili çok heyecanlıyız, çok şey anlatmak istiyoruz ama kendimizi tutuyoruz filmin büyüsü bozulmasın diye. Gökçeada doğasıyla insanıyla filme çok büyük bir ruh kattı. Bu vesileyle bir kez daha Gökçeada halkına teşekkür ediyorum. Bizi çok güzel ağırladılar, çok güzel günler geçirdik set ve set dışında. Kendi adıma çok keyif aldığım bir iş oldu” diye açıklama yaptı.
Demet Akbağ: “Çok da Güzel Bir Kadro Oldu, Önemli Oyuncularla Çalıştık”
Filmin başrollerinde yer alan Ünlü Oyuncu Demet Akbağ, filmde ilginç sahnelerin yer aldığını anlatarak, “Çok hareketli bir yönetmenle çalıştık bu filmde. Kıvanç, hareketli ve bol malzeme ile çalışmayı seviyor. Yani çok çeşitlendiriyor sahneleri. Filmi son derece dinamik kılacak diye düşünüyorum. Çok da güzel bir kadro oldu, önemli oyuncularla çalıştık” açıklamalarda bulundu.
Demet Akbağ, bir yapımda en önemli faktörün oyuncular olduğunun altını çizerek, şunları söyledi;
“İyi oyuncularla çalışmak böyle bir ekip işinde çok önemlidir. Çünkü bu iş bir inşaat gibi. Karşınızdaki ile göz göze oyun alışverişinin doğru olması gerekir. Sizin attığınız bir topun karşıdan güzel karşılanması ve tekrar size aynı estetik açıdan geri dönmesi çok tatlıdır. O yüzden hem oyunculuğunu sevdiğiniz insanlarla hem de ruhen anlaştığınız insanlarla çalışmak, her işte olduğu gibi bu işi de çok daha anlamlı ve keyifli kılıyor.”
Gonca Vuslateri: “Bilmiyorum Demenin En Keyifli Olduğu Setti”
Gonca Vuslateri, filmin çekimleri sırasında çok keyifli bir süreç geçirdiklerini ifade ederek, “Oynadığım karakter de çok keyifliydi ve bundan önce çok deneyimlediğim bir rol değildi. Çıtı pıtı, adada yaşayan, seramik okumuş, sanata çok değer veren, Zekeriyya Usta adada hayatına girdikten sonra hayatı çok renklenen, çok keyifli bir karakter Leyla’yı canlandırdım” ifadelerini kullandı.
“Onunla Çalışmak Olağanüstü”
“Ata, oyuncu ama aynı zamanda müzisyen. Onunla çalışmak olağanüstü, enteresan bir yolculuktu. Bazen rolü sadece müzik üzerinden anlatan bir adam. Çünkü onun dünyası öyle ve oyunculuğun bence en güzel tarafı da çıktığınız yolculukta neyi anlatıyorsanız, o hikayeyi anlamanızla alakalı bir şey. Buradaki insanlara inanmasam beni de onları da zorlayan bir yolculuk olurdu (bu film) ama önümde en az 15 jokerim vardı. Çünkü bu insanların hepsi benim ve Türkiye’nin hayran olduğu oyunculardı. Ayrıca ‘bilmiyorum’ demenin en keyifli olduğu bir setti.”
İlker Aksum: “Senaryoyu Okur Okumaz Kabul Ettim”
İlker Aksum ise filmde yer almaktan mutlu ve gururlu olduğunu söyleyerek, “BKM ile ilk defa bir film çekiyorum. Ada gerçekten hepimizi içine aldı ve mutluluktan, huzurdan kendimi kabettiğim anlar oldu. Yarım Hasan gerçekten çok tatlı bir roldü. Her şeyi biraz yarım bırakan bir adam. Okur okumaz o gece hemen kabul ettim. Filmde çok tatlı bir aile olduk. Burada aile olmak gerçekten önemliydi. Çünkü o sıcaklığı yakalayamazsak, her film için geçerli, iş yürümez.” diye açıklamalarda bulundu.