Ceylan Özgül’ün Adnan Oktar’ın yanından kaçtığını iddia ettiği günden bu yana, yansımaları hala daha sürüyor. Ortaya çıkan yeni iddiaya göre; Adnan Oktar’ın yanından kaçan ilk kedicik Ceylan Özgül değil. Daha önceden bir kedicik daha firar etmiş. Detaylar haberimizde…
Ceylan Özgül Adnan Oktar’ın yanından kaçtı mı?
Adnan Oktar’ın gözde kediciklerinden Ceylan Özgül, geçtiğimiz günlerde Adnan Hoca’nın yanından terlik ve bornozla firar ettiğini iddia etmişti. Firarın ardından sosyal medya hesabından açıklamalar yapan Özgül, Adnan Oktar’ın yanında hapis hayatı sürdüğünü, kendine özel hiçbir konuda kendi karar vermediğini, hatta ne yiyeceğinden ne okuyacağına kadar her şeye yanındakilerin karar verdiğini, yeni çıkan Türk lirasını dahi tanımadığını, doktor randevusunda tek başına muayene olamadığını iddia etmişti. Ceylan Özgül’ün bu iddiaları, büyük yankı uyandırmıştı.
Adnan Oktar’ın yanından kaçtığını söyleyen Ceylan Özgül’ün iddialarına, Mine Kalca’dan yanıt!
Ceylan Özgül’ün iddialarını Mine Kalca yalanladı
Ceylan Özgül’ün tutsaklık imasından bulunduğu iddialarının ardından Mine Kalca’dan yalanlama açıklaması gelmiş, Ceylan Özgül’ün bir yıl önce kendi isteği ile evden ayrıldığını ve babasının yanına yerleştiğini iddia etmişti.
Fatih Altaylı’dan Adnan Oktar iddiası
İddialar ardı ardına gelirken, Habertürk yazarı Fatih Altaylı yeni bir iddia daha ortaya attı. Altaylı, bugünkü köşesinde Adnan Oktar ile ilgili büyük bir iddia gündeme getirdi ve Adnan Oktar’ın yanından kaçan tek kediciğin Ceylan Özgül olmadığını, daha önceden de böyle bir olayın yaşandığını ifade etti.
İşte Fatih Altaylı’nın yazısındaki o kısım…
Adnan Oktar denilen kişinin yanındaki kızlardan biri kaçmış ve Oktar’la ilgili zehir zemberek açıklamalar yapmış. Açıklamalara bakınca esir kampında kalmış gibi görünüyor. Tek başına dışarı çıkmak yasakmış, alışverişe gitmek yasakmış, fikir beyan etmek yasakmış, kadıncağız yeni TL’yi görmemiş bile. Hayattan öylesine koparılmışlar. Şimdi henüz kaçmamış olanlar, kaçana veryansın edip yalancılıkla suçluyorlar.
Görünen o ki, bu grupta on yıllardır değişen bir şey yok. Yıllar önce de bir genç kız buradan kaçıp kurtulmaya çalışmıştı. Oktar ve adamları kızın peşine düşmüş, tehditler, şantajlar, kamera kayıtlarıyla kızı geri döndürmeye çalışmışlardı. Kız karakterli çıkmış, geri dönmek bir yana Oktar’a karşı dava açmıştı. Ancak bu kez de Oktar, genç kızın avukatını ya parayla satın almış ya da tehditlerle sindirmiş ve kızı avukatsız bırakmıştı. Bunun üzerine yıllardır bu Adnancılarla mücadele eden sevgili avukatım Rezzan, bu kızın avukatlığını bilabedel üstlenmişti. O kızın anlattıkları ile bugün olan biten hep aynı. Diyeceksiniz ki: “Kimdi bu kız?” Bildiğim kadarıyla şimdi evli barklı, çoluk çocuğa karıştı. Adını vermem doğru olmaz.