Usta sanatçı Cüneyt Arkın’ın ölümü sanat dünyasını büyük bir yasa boğdu. Hala kulaklara bir şaka gibi gelse de usta oyuncu artık aramızda yok. Geçtiğimiz gün dostlukları hakkında konuşan Nuri Alço Cüneyt Arkın’la anılarını anlattı. İşte o açıklamalar;
“Oyunculuğu Çok Sevdiği İçin Doktoruluğu Bıraktı”
Dünya aksiyon filmi denildiğinde rahatlıkla ikinci sırada olabilecek bir duayeni kaybettiklerini ifade eden Alço, “Öncelikle başımız sağ olsun. Kaybettiğimiz insan sadece Eskişehir’in değil, Türkiye’nin duayeni ve çok büyük bir üstad, çok büyük bir aktör. Şu anda dünyada avantür filmlerde Jackie Chan’den sonra ikinci gelen bir aktör. Mesleği sevdiği için doktorluğu bırakıp, kendisi aktörlüğe soyunan bir insan. Kendisi gibi çocuklarını da yetiştiren çok da güzel bir aile babası” diye konuştu.
“Haftada Bir Öldürüyorlardı Adamı”
Cüneyt Arkın ile olan dostluğuna değinen Nuri Alço, son zamanlarda usta sanatçı hakkında çıkan yalan ölüm haberlerinden dolayı daha çok iletişimde olduklarını söyledi. Yeşilçam efsanesinin dublörsüz aksiyon filmlerinde oynadığını hatırlatan Alço, şu ifadeleri kullandı:
Cüneyt abi anlatmakla bitmez, onu yaşamak lazım, onu yaşayan bilir. Eskişehirli olması nedeniyle de benim onunla çok güzel bir dostluğum vardı. Eşi Betül Hanım ile sürekli görüşüyorum. O beni arıyordu, ben onu ararım. Yani her hafta görüşürdük, çünkü son zamanlarda öyle yazılar çıkmaya başlamıştı ki, sabah uyanıyoruz ‘Cüneyt Arkın son nefesini verdi’, haftada bir öldürüyorlardı adamı. Allah rahmet eylesin, çok güzel bir insandı. Yüreği güzeldi, birçok filmde beraber oynadık, set anılarımız çok fazla. Cüneyt abi gençliğinde gerçekten tutulamayan bir insandı. Filmlerde dublör kullanmadığından dolayı da omurgasındaki eklemlerin kayması hasebiyle birtakım zorluklar çekti. Vücut çöktü, kilo aldı kortizon iğnelerinden dolayı, yürürken zorlanıyordu.
“Bana Bir Yumruk Vurdu Attım Kendimi Aşağı”
Yeşilçam’ın unutlmaz ismi ile bir filmde yaşadığı aksiyonları anlatan Alço, “Cüneyt abiyle ‘Katiller De Ağlar’ filmini çekerken Kilyos’ta çalışıyorduk. Hiç unutmuyorum Kilyos’ta kaçarken ben helikoptere atlıyorum, helikopterin bacağından tırmanıyorum kendisi koşarak geliyor helikopterin bacağına tutunuyor havadayken ve kendisini helikopterin üzerine çıkarıyordu. Düşünebiliyor musunuz? Hiç dublör kullanmadan, o vücutta bir insan, öyle bir insandı. Ve helikopterin üzerinde kendisi ile kavga ediyoruz. Helikopter bir bina boyunda kalktı. Aşağıda güvenlik olarak o zamanın tekniğiyle sadece karton kutular, üzerinde yatak branda var. Kavga edeceğiz, o bana yumruk atacak ben o yumruğu alacağım ve aşağıya düşeceğim. ‘Kalk kalk kalk’ dedi Cüneyt abi, ondan sonra bir kavgaya başladık. Bana bir yumruk vurdu, ben attım kendimi aşağıya. Attım ama öyle kurnaz ki her şeyin gerçeğini yapmak istiyor, çok seviyor. Kavgaların provalarında ‘sağ vuracağım’ deyip, sol vuran bir insan. Attım aşağıya kendimi hemen kendisi de atladı üzerime, yani üzerime düşse kemiklerim kırılır. Hemen yuvarlanarak kaçtım, ‘Ne kurnazsın, nasıl kaçıyorsun?’ dedi. Böyle anlar yaşadık, onunla çalışmak çok tatlıydı. Finalde de gelir gülerdik, kahkaha falan, böyle güzel bir insandı” diyerek, Arkın’ın çevikliğinden söz etti.
“Betül Abla Hemen Beni Aradı”
Sanatçının ölüm haberini nasıl aldığını anlatan oyuncu, “Ölüm haberini aldığımda Kuşadası’ndaydım, Çeşme’ye geçmiştim. İlk duyduğumda inanamadım, Betül Abla hemen beni aradı. Ben aradım telefon cevap vermedi, Murat’ı arıyorum, Murat yurt dışından geliyor, uçakta olduğunu biliyorum. Bütün millet beni arıyor. İnanmıyorum çünkü daha önce defalarca benzeri haberleri gördüğüm için. Sonunda ulaştım ve hemen İstanbul’a geldim, cenazesinde bulundum” şeklinde konuştu.